top of page
  • Hakan Mertcan

Antakya’da Zarar Gören Tarihi Mekanlar, Yaralanan Kültürel Miras

Güncelleme tarihi: 31 Ara 2023




6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremlerden çok sert etkilenen şehirlerden biri olan Antakya, 20 Şubat’ta meydana gelen yeni bir depremle felaketini katladı ve bir anlamda, yıkımın/endişenin başkenti haline geldi. Her iki depremin ardından bakıldığında tarihi kentin birçok yerinin enkaz yığınına dönüştüğü görülmektedir. On binlerce insanın yaşamını yitirdiği, hayvanların öldüğü bu trajedide çok sayıda tarihi mekan ve kültürel birikim ya yok oldu ya çeşitli düzeylerde zarar gördü. Maalesef ki, kutsal kabul edilen birçok yapı da bu karanlık tabloya dahil.


Birçok tarihi mekanı kucağına doldurmuş olan, şehrin merkezindeki Kurtuluş Caddesi ve çevresi enkaz alanına dönüştü. 7. yüzyılda Müslümanların kenti ele geçirmesinden sonra inşa edilen ve Anadolu’nun ilk camilerinden biri olarak kabul edilen Habib-i Neccar Camisi’nin kubbesi çöktü, duvarları yıkıldı. Bu mekan, İsa’nın öğretilerini yaymak için Antakya’ya gelen havarilerinden Yahya ve Yunus’un tebliğlerini ilk benimseyen kişi kabul edilen Habib Neccar’a ait olduğuna inanılan mezarın da ev sahibi olması nedeniyle Müslümanlar için olduğu kadar Hıristiyanlar için de önemli bir yerdir.[i] Tarihi Sarımiye Camisi de depremin yıkıcı etkisinden nasibini aldı, Antakya fotoğraflarının vazgeçilmezi olan minaresi yıkıldı. Yine aynı yerde yer alan tarihi Sinagog ve Katolik Kilisesi de zarar gördü. Kurtuluş Caddesi’nin önemli mekanlarından olan ve 1910’lardan günümüze gelen Affan Kahvesi’nin de ağır yaralandığını not etmek gerekir.


16. yüzyılda Memlükler tarafından inşa edilen Ulu Cami de tamamen yıkıldı.[ii] Depremde yıkılan binalardan biri de Antakya Protestan Kilisesi oldu. 1920’lerde yapılan, Fransızlar döneminde elçilik ve banka olarak hizmet gören bina,2000 yılında resmen Protestan Kilisesi olarak kabul edilmişti.[iii] Tarihi niteliğe sahip olan Antakya Azizler Petrus ve Pavlus Rum Ortodoks Kilisesi de büyük ölçüde yıkıldı.[iv] Kilise Vakfı Başkanı Fadi Hurigil, açıklamasında Antik Çağ’ın 3 büyük metropolünden biri olan Antakya’nın, küllerinden yeniden doğacağını belirterek, “Çan düştü, ezan sustu, hazzan göçük altında” dedi.[v]

Antakya Protestan Kilisesi

Merkezdeki inanç mekanlarının yanı sıra, “canım içi” eski Antakya evleri, sokakları ve birçok tarihi yapı yerle bir oldu. Örneğin, Fransız mimar Leon Benju tarafından 1927 yılında, şehrin kalbi denilebilecek Köprübaşı’nda inşa edilen ve 1938-1939’da Hatay Devleti’nin meclis binası olarak kullanılan yapı yıkıldı. 1928 yılında yapılan Hatay Valilik binası, 20 Şubat’taki depremde çöktü. Yaklaşık bir asırlık ömürleri olan Antakya Postane Binası, Antakya Lisesi, Eski Belediye Binası ve Hatay El Sanatları Teşhir ve Satış Merkezi’nin tarihi binası da hasar gördü.[vi]

Hatay Valilik Binası


Merkez dışındaki bölgelerdeki büyük yıkım içinde çeşitli mabetleri görüyoruz.  Samandağ’daki Meryem Ana Rum Ortodoks Kilisesi ve Aziz İlyas Rum Ortodoks Kilisesi de hasar gören yapılar arasında yer alıyor. Vakıflı Surp Asdvadzadzin Ermeni Kilisesi 20 Şubat’taki depremde hasar aldı. Mar Tekla Kilisesi ise hafif sıyrıklarla kurtulmayı başardı. 1900 başlarında yapılan ve bölgenin önemli kutsal mekânlarında olan Batıayaz Ermeni Kilisesi’nin durumunun iyi olması, yine Samandağ denilince akla ilk gelen mekanlardan biri olan ve özellikle Aleviler için büyük önem taşıyan tarihi Hıdır (Hızır) Makamı’nın da sağlam olması bunca acı içerisinde rahatlatıcı haberlerden.[vii]

Samandağ Meryem Ana Rum Ortodoks Kilisesi

Aziz İlyas Rum Ortodoks Kilisesi

1830’larda yapılan, uzun zamandır cemaati olmayan ve bakımsız halde bulunan Kırıkhan Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi, 6 Şubat depremlerinde tamamen yıkıldı. Harbiye’deki Şeyh Yusuf el Hekim Ziyareti ve Şeyh Derviş Ziyareti ise 6 Şubat’taki depremleri atlatıp 20 Şubat depremlerinde az da olsa hasar alan yapılar arasında. Altınözü’nün Tokaçlı köyünde bulunan ve tarihi yaklaşık 700 yıllık olduğu tahmin edilen Meryem Ana Ortodoks Kilisesi de yıkıldı. Yine, Altınözü’nün Sarılar Mahallesi’nde bulunan ve tarihinin 14. yüzyıla kadar uzandığı belirtilen Aziz Georgios Rum Ortodoks Kilisesi de ciddi hasar gördü.[viii]


Kırıkhan Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi


16. yüzyılda inşa edildiği ifade edilen İskenderun Mar Circos (Aziz Corc) Kilisesi’nde, İskenderun Karasun Manuk Ermeni Kilisesi’nde ve İskenderun Süryani Katolik Kilisesi’nde ciddi hasarlar meydana gelirken, 1870’lerin başında kurulan İskenderun Aziz Nikola Rum Ortodoks Kilisesi ve yaklaşık 150 yıllık tarihi olan İskenderun Latin Katolik Kilisesi büyük ölçüde yıkıldı. Arsuz’daki 500 yılı aşkın bir tarihi olduğu belirtilen Mar Yuhanna Rum Ortodoks Kilisesi de maalesef tamamen yıkılan yerlerden biri.[ix]


Hıristiyanlığın en eski kutsal mekanlarında biri olan ve 1963 yılında Papa VI. Paul tarafından “Hac yeri” olarak ilân edilen Antakya’daki St. Pierre Kilisesi de depremden etkilenen yerler arasında.[x] Dünyanın en eski mağara kilisesi olarak kabul edilen St. Pierre Kilisesi’nin sadece istinat duvarının çökmüş olması küçük bir teselli veriyor. Yine, Arap Alevilerin kutsal mekânları olarak kabul edilen “ziyaret”lerle ilgili bir yıkım haberinin gelmemesi ve sadece birkaç ziyaretin hafif hasarla ayakta kalmış olması da felaketler silsilesi içinde moral veriyor.


Tahrip olan, zarar gören kültürel mirasın tam bir envanterini çıkarmak bu küçük yazının sınırlarını aşar. Amacım, bu kutsal alanlar ve birçok kimsenin merak ettiği kültürel miras üzerinden yıkımın boyutunun bir röntgenini çekmekti. Bundan sonrası için ne yapılması gerektiği ayrı bir yazının konusu, fakat şu aşamada yetkililere ilk söylenmesi gereken “önce zarar verme!” Yıkılan bu tarihsel yapıların kalıntıları basit birer moloz değildir. Bunlara şu aşamada kesinlikle rastgele müdahale edilmemeli ve bu yerler, yıkıntılarla birlikte koruma altına alınmalıdır. İleride bu mekanların nasıl yeniden inşa edileceğine, ne tür bir restorasyon gerektiğine ancak ulusal ve uluslararası düzeyde güvenilir uzman kişi ve kurullardan, bilim insanlarından, sivil toplum kuruluşlarından meydana gelen geniş katılımlı komisyonlar eşliğinde karar verilebilir.


Son söz olarak, acı ama gerçek, maalesef ki, toplum olarak, tüm canlılar ve doğa olarak, tarihi ve kültürel birikimler olarak ansızın, beklenmedik biçimde “yıkıldık!” “Ahh” çekmek az kalıyor, daha yasımızı tutacak vakit bile gelmedi; daha cenazelerimizi toparlayamadık, kimleri kaybettiğimizi tam bilemiyoruz! Eşsiz kentlerden biri yıkıldı, Asi Gülüşlü bir coğrafya yasa büründü. Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olamaz, bizler de! Lakin umutsuz bir karanlığa teslim olamayız. Halen enkazdayız ama yıkıntılar içinden kalkmak zorundayız. Yeniden inşa edeceğimiz sokaklarında acılarımız, anılarımız yanımızda yine asi gülüşlerimizle gezeceğiz! Tekrar çocuklarımızın neşeli bağırışları kol gezecek parklarında, tekrar haytalı yiyecek sevgililer, mahcup bakışlarla; ihtiyarlarımız sohbete dalacak kökü tarihin derinlerinde yatan ağaçların gölgelerinde, Affan çay uzatacak onlara. Hrisi kazanlarının başlarında heyecan içindeki çocuk sıraları uzayacak, bahhûrlar tütecek. Tekrar tekrar yeşereceğiz.

[i] “Habib-i Neccar Camii”, Vikipedi, https://tr.wikipedia.org/wiki/Habib-i_Neccar_Camii

[iii] “Deprem, Antakya’daki tarihi kiliseleri yıktı”, NTV, 14.02.2023, https://www.ntv.com.tr/galeri/turkiye/deprem-antakyadaki-tarihi-kiliseleri-yikti,MFWsAiJ73UqDkzS2avW3_A/XTLZYWkAQkKjGWjO0SLVCw ; “Antakya Protestan Kilisesi”, http://www.antakyakilisesi.com/?p=1

[iv] Kökleri 19. yüzyılda olan kilise ile ilgili daha geniş bilgi için bkz. “Antakya Ortodoks Kilisesi”,  https://www.ortodokslartoplulugu.org/kutsal-mekanlar/antakya-ortodoks-kilisesi/

[v] Nur Kaya, “Çan düştü, ezan sustu, hazan göçük altında”, Bianet, 23.02.2023,  https://bianet.org/bianet/toplum/274706-can-dustu-ezan-sustu-hazan-gocuk-altinda?bia_source=rss

[vi] Şehir merkezindeki kültürel varlıkların durumu ile ilgili daha geniş bilgi için bkz. Kültür Envanteri, https://kulturenvanteri.com/tr/harita/#16.09/36.20336/36.161584

[vii] “Hatay’daki ‘Hızır Türbesi’ depremden etkilenmedi”, Sözcü, 16.02.2023, https://www.sozcu.com.tr/2023/gundem/hataydaki-hizir-turbesi-depremden-etkilenmedi-7593355/

[viii] “Depremin etkisiyle kiliseler de yıkıldı, zarar gördü”, Haber Turk, 13.02.2023, https://www.haberturk.com/depremin-etkisiyle-kiliseler-de-yikildi-zarar-gordu-3565243?page=9

[ix] Arsuz Vakıf Başkanı Deniz: “Mülkümüz yok, kullandığımız kilise bile bizim değil” (Röportaj: Terbiyeli & Uyar), Nehna, 07.04.2022, https://nehna.org/arsuz-vakif-baskani-deniz-mulkumuz-yok-kullandigimiz-kilise-bile-bizim-degil/

[x] “Hatay, St. Pierre Church”, UNESCO, https://whc.unesco.org/en/tentativelists/5613/ ; “St. Pierre Anıt Müzesi”, https://muze.gov.tr/muze-detay?DistId=MRK&SectionId=STP01

162 görüntüleme

Comments


Bu platformun kendine ait resmi bir görüşü yoktur. Bu oluşum içerisinde yer alan tüm yazılar yazarların şahsi görüşüdür.  Okuduğunuz bu yazının yayın hakları nehna.org’a aittir, ilkelerimiz gereğince sitemizdeki yazıların paylaşılmasında bir sakınca görmüyoruz. Ancak paylaşım yapılırken evrensel basın ilkelerine riayet edilmesi, yazının ilk olarak nehna.org sitesinde yayınlandığına ilişkin ibare bulunması ve yazarın isminin anılması hususlarına dikkat edilmesini önemsiyoruz.

bottom of page